Hint Kültür Bölgesi Ülkeleri Üzerine Notlar
HİNDİSTAN
Yer Şekilleri, İklim ve Bitki Örtüsü
Hindistan, doğal yapı bakımından üç ayrı bölüme ayrılır. Bunlar Dekkan Platosu, Ganj Ovası ve Himalayalar bölgesidir. [1]
-
Dekkan Platosu: Hindistan Yarımadasının güneyinde, doğu ve batısı Gat Dağları ile çevrili 600-800 metre yükseklikte bir platodur.
-
Ganj Ovası: Himalaya Dağlarından doğan Ganj Nehrinin ve kollarının suladığı çok verimli bir ovadır. Alüvyonlarla örtülü olup, Brahmaputra Nehri ve Ganj Nehrinin deltası da bu ovaya aittir.
-
Himalayalar Bölgesi: Kuzeyde 2400 km uzunluğunda, Hindistan’ı Tibet Yaylasından ayıran ve tarih boyunca istilalara engel teşkil eden doğal bir duvardır. Himalaya Dağları Hindistan’ın kuzey sınırını çizer.
Ülkenin çoğu kesimi. Tropikal bölge ve muson yağışlarının etkisi altındadır. Bu nedenle, ülkede yazlar sıcak ve bol yağmurlu, kışlar sert ve kuraktır. Ovalık bölgeler yıl boyunca nemli ve sıcak olur. Hindistan ikliminin başlıca özellikleri musonlar, alize rüzgârları, sıcaklık ve düzensiz yağışlardır. [5]
Hindistan’ın en önemli akarsuları; Ganj, Brahmaputra ve İndus'un bir kısmıdır. Ganj ve Brahmaputra en büyük nehirleridir. Brahmaputra 2900 km uzunluğundadır. [6]
Ülke topraklarının % 22’si ormanlıktır. Özellikle Himalaya etekleri sık ormanlıktır. [7]
Sosyal Yapı
Nüfusun % 83’ü Hindu, % 11’i Müslüman, % 2’si Hıristiyan, % 2’si Sih, % 2’si de diğer dinlere mensuptur. Resmî dili Hintçe olmasına rağmen, 850 çeşit dil vardır. [8]
Hindistan 27 eyaletten meydana gelmiş olup, her eyaletin kendi resmî dili vardır. [9]
Ekonomi
Hindistan’da hayat seviyesi çok düşüktür. Halkın büyük çoğunluğu açlıkla karşı karşıyadır. [10]
1945’te bağımsızlığa kavuştuktan sonra ekonomik yönden planlı ve hızlı bir şeklide gelişmiştir. Fakat çok artan nüfus, refah seviyesinin yükselmemesine ve kişi başına düşen millî gelirin düşük olmasına sebebiyet vermektedir. Hindistan’ın iş gücünü meydana getiren nüfusun % 80’i tarımla, % 10’u endüstri ile uğraşır. [11]
Hindistan’da tarım henüz modernleşememiştir. [12]
Ülkenin en önemli tarım ürünü pirinçtir. [13]
Hindistan madenler bakımından bir hammadde deposu olup, tarih boyunca milletleri kendisinin üzerine çekmiştir. Maden kaynakları bakımından oldukça zengin olan Hindistan’da alüminyum, krom, petrol, mika, kalay, çinko, kurşun, bakır ve altın çıkarılır. [14]
PAKİSTAN
Yer Şekilleri, İklim ve Bitki Örtüsü
Ülkenin büyük kesimi, İndus ırmağı ile kollarının kapladığı düzlüklerden oluşur. İndus düzlüğünün çevresinde yüksek sıradağlar uzanır. [15]
Ülkede iklim çeşitlidir. Batıdaki Belücistan bölgesinde iklim sıcak ve kuraktır. Kuzey de Akdeniz iklimine benzer bir iklim görülür, İndus vadisinde ise, muson rüzgârlarının etkisi görülür ve muson iklimi hâkimdir. [16]
Tarih
Önceleri, Hindistan’ın hem kuzeydoğusunda ve hem de kuzeybatısında. Doğu ve Batı Pakistan diye ikiye ayrılan bir ülkeydi. 1971'de Doğu Pakistan, Bangladeş adıyla yeni bir ülke oldu. Batı Pakistan ise, Pakistan adıyla ayrı bir ülke olarak kaldı.[17]
Müslümanlar, Kurtuluş Savaşı sırasında, aralarında para toplayarak Türkiye’ye yardım olarak ulaştırmışlar. Türkiye, Keşmir Sorunu’nda daima Pakistan’ı desteklemiştir Pakistan’ın bağımsızlığa kavuşmasının hemen ardından 1951 yılında iki ülke arasında dostluk anlaşması imzalanmıştır. [18]
Sosyal Yapı
Ülke nüfusunun % 96,7’si Müslümandır. Pencap Eyaleti’nde Pencabiler, Sind Eyaleti’nde Sindler, Kuzey Batı Sınır Eyaleti’nde Pathanlar, Belucistan Eyaleti’nde Beluciler ağırlıklı olarak yer alır. [19]
Çoğunluğu ile göçebe insanların yaşadığı batıdaki dağlık ve plato alanlarına Belücistan adı verilmektedir. [20]
Nüfusun yarısına yakını Pencap dillerini, %13’ü Peştuca’yı, % 12’si Sindçe’yi, % 10’u Saraikçe’yi ve % 8’i Urduca’yı konuşur. Ülkenin resmi dili Urduca’dır. [21]
Pakistan’ın bugünkü başkenti, İslamabat (210.000)'dır. Ülkenin başkenti 1959 yılına kadar Karaçi idi. Pakistan hükümeti, başkenti coğrafi ve askeri yönden daha uygun bir yere taşımaya karar verdi. Yeni başkent olan İslamabat şehrinin yapını planlandı ve inşası hızlı bir şekilde tamamlandı. Avrupai tarzda tasarlanan kent, diğer Pakistan şehirlerinden çok farklıdır. Aşırı bir şekilde batılı çizgileri yansıtan idari ve kamu binaları ile birbirine benzeyen evleri ve ıssız caddeleri ile belki de doğunun en sessiz ve sakin başkentidir. [22]
Ülkenin en kalabalık şehri Karaçi olup, 7 milyon nüfusu vardır. Karaçi, 17 yüzyılın ortalarında, İndus nehrinin Hint Okyanusu’na döküldüğü delta bölgesinin batısında kurulmuştur. Güneyinde deniz, kuzeyinde çöl olduğu için korunaklı bir bölgede yer alan Karaçi yerleşmesinin yanına İngilizler, 19.yüzyılın ortalarında bir liman yaptılar. Bundan sonra, bölgenin tarım ürünlerinin ihraç limanı olan Karaçi, hızlı bir şekilde büyüdü ve gelişti. [23]
Lahor (3,5 milyon), Ravi ırmağının ovaya açıldığı noktada, kurulmuş tarihi bir kent. Bugün düzenli ve modern görünümü ile dikkatleri çeken İngiliz Mahallesi dışında, Lahor tam bir doğu şehridir. Pencap bölgesinin tarihi başkenti olan Lahor, aynı zamanda bir kültür şehridir. [24]
Ekonomi
Pakistan ekonomisi büyük ölçüde tarıma dayanır. Pakistan’ın, tarımı Hindistan’a benzer. Halkın yarıdan fazlası tarımla uğraşır. Ekili alanların yaklaşık %50’si pirinç ve buğdaydır. [25]
Pakistan’ın yeraltı kaynakları fazla zengin değildir. Daha çok doğal gaz ve demir filizi mevcuttur. [26]
Pakistan sanayisi orta seviyede olup, son zamanlarda gelişme içerisine girmiştir. [27]
Keşmir Bölgesi
Keşmir; İslâmiyet ile 1346 yılında tanışmıştır. Yaklaşık 473 yıl (1346-1819) bir İslâm Ülkesi olarak yaşamıştır. [28]
1819 da Sih Mihracesi Ranjit Singh’in Keşmir’de yönetimi eline geçirmesinden bir yıl sonra ülke toprakları İngiliz koruması altına alınır. İngilizler, Sih Mihracesini Keşmir mihracesi olarak tahta geçirirler. [29]
Keşmir, dünyanın en yüksek sıradağlarını oluşturan Himalaya’lar üzerinde yer alır. Pakistan için hayatî önem taşıyan akarsuların bir kısmı, Keşmir topraklarından kaynağını alır. Keşmir’in yaz mevsimindeki başşehri konumunda olan Srinagar, Keşmir vadisinde 1768 m. yükseltide kurulmuş, 400 bin nüfuslu bir şehirdir. Cammu ise, kışlık merkezdir ve güneyde yer almaktadır. Srinagar’ın tamamı Müslüman olmasına karşılık, Cammu’da hinduların oranı %20’yi biraz aşar. Cammu’nun şehir nüfusu ise, 230 bin kişi kadardır. [30]
İngilizlerin bölgeyi terkettiği tarihlerde, Keşmir’de halkın tamamı Müslümandı. Ancak yıllarca devam eden soykırım sonucunda, Cammu- Keşmir bölgesinin güneyinde müslümanların oranı %70’e düşürülmüştür. Pakistan'ın kontrolü altındaki topraklarda 2 milyon, Hindistan’ın kontrolü altındaki topraklarda 6 milyon, Çin yaklaşık 9 milyon insan yaşamaktadır. Ve bu nüfusun 8 milyondan fazlası Müslümandır. [31]
AFGANİSTAN
Yer Şekilleri, İklim ve Bitki Örtüsü
Afganistan, kuzeyden güneye doğru üç farklı bölgeden oluşur. [32]
Kuzey bölgesi 250-300 metre yükseklikteki ovalardan müteşekkildir. Orta bölüm tamamen dağlıktır. Ülkeyi doğudan batıya ortadan ikiye bölen bu dağlar üzerinde önemli geçitler mevcut. Güney bölümünün genel görünümünü, çok sayıda akarsular tarafından parçalanmış platolar teşkil eder. [33]
Sosyal Yapı
Nüfusun 17,1 milyonu Sünni, 3,1 milyonu Şii Müslümandır. [34]
Başkenti, Kabil’dir. Afganistan’ın kuzey yarısı, Türk bölgesidir ve bu bölgeye Güney Türkistan veya Afgan Türkistan’ı denilir. [35]
Ekonomi
Halkın yüzde 70’i günde 2 doların altında bir gelirle yaşamaktadır. Kişi başına ortalama yıllık gelir 300 dolardır. Ancak bu rakamın içinde, sadece belirli bir kesimin fayda sağladığı ortalama 100 dolarlık afyon geliri de bulunmaktadır. Ortalama yaşam süresi 43 yıldır. [36]
Güney Türkistan bölgesinin geçim kaynağını tarım, hayvancılık ve el sanalları teşkil eder. Savaş nedeniyle, tarım alanlarının büyük bir bölümü ekilememektedir. Çoğu tarım alanları, hala “mayın tarlaları” halindedir. [37]
Afgan ekonomisinde afyon üretiminin büyük bir yeri vardır. 2004 yılı itibariyle Afganistan GSYİH’sının % 35-40’ını afyon üretiminin oluşturduğu tahmin edilmektedir. Yoksulluğun büyük bir sorun olduğu ülkede afyon üretimi, birçok insan için tek ve alternatifi olmayan gelir kaynağı durumundadır. [38]
Afganistan; demir, krom, bakır, kömür, doğal gaz, petrol, uranyum, değerli taşlar ve altın madenleri bakımından zengin rezervler içermektedir. [39]
Afganistan’ın ekonomik durumu, 1979 yılından bugüne devam eden savaşlar neticesinde tamamen felce uğramıştır. Tarım ve hayvancılık ürünleri %50’den fazla bir oranda düşmüş, dış ticaret dengesi yıl geçtikçe kötüye gitmiştir. Savaş neticesinde 2 milyondan fazla Afganlı hayatını kaybetmiş, milyonlarca insan sakat kalmış ve 5 milyondan fazla insan ülkeyi terk etmek zorunda kalmıştır. 29 yıldır devam eden savaşın getirdiği tüm olumsuz sonuçlarından dolayı, bugün için Afganistan; tam bir harabe ülkeyi andırmaktadır. [40]
BANGLADEŞ
Yer Şekilleri, İklim ve Bitki Örtüsü
Bangladeş, güneyde Hint okyanusunun bir parçası olan Bengal körfezi ile kuzey sınırının ötesinde dünyanın en yüksek dağlarını oluşturan Himalayalar arasında yer almaktadır. [41]
Güneydoğu Asya’da, Bengal körfezinin kuzeyinde yer alır. [42]
Bangladeş, aralarında Ganj ve Brahmaputra nehirlerinin de bulunduğu binlerce akarsuyun suladığı, oldukça düz bir araziye sahiptir. Ülke oldukça verimli olan Bengal havzasının büyük bir kesimini içine almaktadır. Bu sebeple, ülkenin adına “Bengal Memleketi” anlamına gelen Bangladeş denilmektedir. [43]
Sosyal Yapı
Ülkenin resmi dili Bengalce. Bengalce, ayrıca Hindistan’ın Batı Bengal ve Assam eyaletlerinde de konuşuluyor. [44]
1988 tarihinde, İslamiyet resmi din olarak kabul edilmiştir. [45]
Nüfus yoğunluğu bakımından (kilometrekareye 830 kişi), dünyanın en yoğun bölgelerinden biridir. Ortalama ömür erkeklerde 55, kadınlarda 56 yaştır. Toplam nüfusun % 85’i Müslümandır. %12’sini Hindular ve geri kalanını Budistler teşkil eder. [46]
Nüfusun tamamına yakını (% 99), Hint-Ari dil öbeğine bağlı Bengali dilini konuşur. [47]
Ekonomi
Ülkenin en önemli zenginlik kaynaklarını tarım ve hayvancılık teşkil eder. Ekilebilir arazinin % 87’si, başta pirinç olmak üzere tahıl tarımına ayrılmıştır. Kırsal kesimde tarımın yanında hayvancılık (sığır, koyun, keçi, manda) önemli bir uğraşıdır. [48]
Bangladeş maden bakımından pek zengin sayılmaz. Ülkede sadece doğal gaz ve bazı bölgelerde petrol yatakları bulunmuştur. [49]
NEPAL
Yer Şekilleri, İklim ve Bitki Örtüsü
Himalaya Dağlarının hemen güneyinde, yer alır.[50]
Ülkenin güneyini meydana getiren Tarai bölgesi, geniş ovalar ve tarım sahaları yönünden zengin olup, yemyeşil bir bitki örtüsüne sahiptir. [51]
Sosyal Yapı
Nepal’in etnik yapısının büyük bir bölümünü, Moğollar ve Hint-Avrupa grubu insanlar meydana getirir. Konum itibariyle Tibet ve Hindistan arasında bulunması, bu bölgelerden gelen göçlerin, Nepal topraklarında son bulmasına sebep olmuştur.[52]
Mevcut kabile ve kast sistemi sebebiyle insanlar, küçük topluluklar hâlindedir. En etkili grup, Hint kökenli Brehmenlerdir. Yaklaşık 19.795.000 civarındaki nüfusun %40’ı Hintlidir. İkinci büyük topluluk, Nepal’in en eski yerlileri olarak bilinen Nevarlardır. Tibet ve Moğol kökenli Kiranti, Magar, Grung ve Serpa kabileleri de üçüncü büyük etnik topluluk olarak kabul edilebilir. [53]
Nepal’in dil problemi, oldukça fazla dilin olmasıyla kalmayıp, bu dillerin ayrı ayrı dil ailelerinden gelmesiyle daha çok karışır. Resmî dil olan Nepalce, Hint-Avrupa dil ailesinin, Hint-İran kolundan gelmektedir. Halkın yarısından fazlası bu dili konuşur. Nüfusun büyük bir bölümü Hinduizm taraftarıdır. [54]
Ekonomi
Yaklaşık olarak halkın % 90'nı tarımla uğraşır. Toplam arazinin %30’u tarıma elverişlidir. [55]
Ülkenin ulaşım imkânlarının zayıf olmasından dolayı, bu madenlerden ve akarsulardan tam olarak faydalanılamamaktadır. [56]
Turizm Nepal için çok büyük gelir kaynağı teşkil etmektedir. Son yıllarda ülkedeki siyasi gerginlik ve diğer ülkelerin resmi temsilcileri tarafından ülkedeki duruma ilişkin uyarılar turizm sektörü üzerinde de olumsuz etki yaratmıştır. [57]
SRİ LANKA (SEYLAN)
Yer Şekilleri, İklim ve Bitki Örtüsü
Hint Okyanusunda, yemyeşil bir çay adası olan ülkesidir. [58]
Sri Lanka fizikî yapı bakımından, Güney Hindistan Yaylasının bir uzantısı olup, ondan yaklaşık olarak 35 km uzaktadır. [59]
İklimi sıcak ve nemlidir. [60]
Dağların yamaçları ve etekleri ormanlarla ve yaylalar da genellikle çay bitkisiyle örtülüdür. [61]
Sri Lanka, dünyanın tabiat manzarası bakımından en güzel ülkelerinden biridir. [62]
Sosyal Yapı
Nüfusun %55’i tarım alanında çalışır. [63]
Ekonomi
Sri Lanka ekonomisi, tarıma dayanmaktadır. Daha doğru bir ifadeyle çay, kauçuk ve kokonat ekonominin can damarını oluştururlar. [64]
Kaynaklar
[1] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[2] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[3] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[4] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[5] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[6] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[7] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[8] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[9] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[10] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[11] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[12] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[13] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[14] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[15] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[16] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[17] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[18] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[19] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[20] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[21] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[22] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[23] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[24] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[25] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[26] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[27] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[28] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[29] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[30] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[31] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[32] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[33] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[34] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[35] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[36] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[37] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[38] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[39] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[40] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[41] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[42] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[43] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[44] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[45] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[46] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[47] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[48] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[49] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[50] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[51] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[52] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[53] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[54] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[55] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[56] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[57] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[58] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[59] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[60] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[61] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[62] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[63] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008
[64] Asya Coğrafyası. Ramazan Özey. Aktif Yayınları: 2008