top of page

Gladio ve Ergenekon

Gladio Nedir?

Örgütün KuruluÅŸ Amacı ve Åžekli

Ä°kinci dünya savaşı Almanla için kötü gitmeye baÅŸlayınca Naziler bir karar alırlar.  Almanya düÅŸman iÅŸgali altında kalsa bile pes etmeyecek, mücadeleye devam edecekler. Bunun için Gehlen adlı bir Nazi generali çalışmaya baÅŸlar ama örgütü tamamlamaya imkânları olmaz.

​

Almanya yenilince Amerikan istihbarat birimleri, Gehlen ve ekibini Amerika’ya götürür ve çalışmalarından yararlanarak Gladio yapısını oluÅŸtururlar. 1950’li yıllardan itibaren de tüm NATO ülkelerinde örgütlenmesini saÄŸlanır.

​

Örgütün amacı, bir NATO ülkesi Rus iÅŸgali altında kalırsa, geri alınıncaya kadar gayri nizami kuvvetlerle mücadeleyi sürdürmek olarak özetlenebilir. Bahsedilen iÅŸgal, ille de askeri bir iÅŸgal olmayabilir. Solun iktidarı ele geçirmesi de bu anlamda bir iÅŸgaldir.

CIA ve gizli ordular fikri aslında bir Nazi istihbaratçı generale aitti. Nazi istihbaratında Sovyetler BirliÄŸi Birim BaÅŸkanlığı yapan Reinhard Gehlen, Hitler’in beyin adamlarından biriydi. DoÄŸu Yabancılar Orduları Komutanı olarak Sovyetler BirliÄŸi’ne karşı savaşırken yenileceklerini anlayan Gehlen’e göre Hitler’den sonra Komünizmle ancak Amerika mücadele edebilirdi. Bu yüzden 1945’te Amerika’ya teslim oldu.[1]

​

Gehlen hemen Amerika’ya götürüldü. Burada iki yıl sonra kurulacak olan CIA’nın başına geçen Ailen Dulles ile görüÅŸtürüldü. Dulles ile Gehlen ortak tehlike olarak gördükleri Komünizmle savaÅŸmak üzere el sıkıştılar. Gehlen artık Amerika için çalışacaktı. Kuracağı gizli ordu Almanya’da yeni hükümet kuruluncaya kadar ABD için çalışacak ve ABD tarafından finanse edilecekti.[2]

​

9 Temmuz 1946’da ülkesine dönen Gehlen, hemen eski Nazi subaylarını toplamaya baÅŸladı. Ä°lk olarak 350 üst düzey Nazi subayını bir araya getiren Gehlen, bunlardan çekirdek kadro oluÅŸturdu ve bu çekirdek kadronun eÄŸitimiyle bizzat kendisi ilgilendi.[3]

​

Hikâye Almanya'da baÅŸlıyordu. Nazi Ä°stihbaratı'nın efsane ismi ve Gestapo'nun Sovyetler BirliÄŸi Birimi BaÅŸkanı olan General Gehlen, savaşın Almanya'nın aleyhine geliÅŸtiÄŸini görerek Werwolf (Kurt Adam) projesini baÅŸlatıyor. Amaç, "alman halkına çektirilenlerin bedelini düÅŸmana kanla ödetmek, iÅŸgale cephe gerisinde hertürlü zararı vermek." Fakat bu programın iÅŸlerlik kazanamayacağını gören Gehlen, Sovyetler BirliÄŸi'nin yok edilmesinde gelecekte ABD'nin öncülük edeceÄŸi inancıyla ABD istihbaratıyla temasa geçiyor. Sovyetler BirliÄŸi'ne iliÅŸkin tüm bilgi ve belgeleri ABD gizli servisine sunuyor. [4]

​

Örgütün temelde iki ayağı planlanmıştı:

  • Birinci ayağını sivil kuvvetler oluÅŸturur. Hakimler, savcılar, gazeteciler, imamlar, iÅŸadamları, öÄŸretmenler,… kısaca topluma liderlik edebilecek ve mücadeleyi yönlendirebilecek insanlardan görevi kabul edenler bu örgütün sivil bölümünü alınır.  

  • Ä°kinci kısmını ise seçkin askeri birlikler oluÅŸturur. Ama asker derken, tandart kara-hava-deniz kuvvetleri askerlerinden deÄŸil, özel eÄŸitimli; suikast, adam kaçırma, bombalama gibi konularda uzman askerlerden bahsediyoruz...

 

Bir de sivil olup da özel askeri eÄŸitim verilenleri unutmamak gerekiyor. Özellikle 80 öncesinde ülkücü kadrolar içinde bu ÅŸekilde eÄŸitilen insanlar oldu. Çatlı, YeÅŸil gibi birçok kiÅŸi resmi olarak müdahale edilemeyecek alanlara müdahale edilmek için özel olarak yetiÅŸtirildi.

Gladio tipi örgütlenmenin iki ayağı vardı: Yer üstünde özel komondo birlikleri, yer altında da "vatanseverler"den oluÅŸan ve kural olarak hiçbir yasaya baÄŸlı olmayan, köylere kadar inen gizli örgütlenme.[5]

​

Yine, bir iÅŸgal durumunda kullanılmak üzere kırsal alanlarda özel cephanelikler oluÅŸturulmuÅŸtu.

Muhtemel bir Sovyet iÅŸgalinde, hükümetler ülke dışına çıkarak mücadeleyi burada sürdürecek, oluÅŸturulacak çekirdek gruplar ise yerlerinde kalarak sabotajlar ve gerilla eylemleri gerçekleÅŸtirecek, aynı zamanda da dışarıdaki hükümete bilgi göndereceklerdi. Bu gruplar için silahlar da saklanmalıydı.[6]

​

Bu kadar geniÅŸ bir örgütlenmenin kontrol altında tutulması ve yönetilmesi gerekir. Bunu kim yapacaktı?

​

NATO özünde bir askeri örgütlenmeydi. Tüm NATO ülkeleri demokrasi ile yönetilse de demokrasinin riskleri vardı. O yıllarda sol yükseliÅŸteydi, dolayısıyla sivillere güvenilemezdi. Her Gladio yapılanması, o ülkenin Silahlı kuvvetlerinin yönetimine baÄŸlandı.

​

Özel SavaÅŸ Konsepti

Kore, Vietnam, Kamboçya gibi ülkelerdeki geliÅŸmeler yeni bir dönemin habercisiydi. Kenedy 1962'de ÅŸöyle diyordu: "Bu savaÅŸ, gerillaların, yıkıcı unsurların, ayaklanmaların yaptığı bir savaÅŸtır. Çarpışma yerine pusu kurma, düÅŸmanla yüz yüze çarpışma yerine yıpratma ve takatten düÅŸürme yolu ile zafere ulaÅŸmak istenen bir savaÅŸtır.... dolayısıyla yeni ve bambaÅŸka bir eÄŸitime ihtiyaç vardır.[7]

​

"Askeri harekat için ele alınacak hedeflerden birisi de bölge halkıdır. Halk kitlesi üzerine yapılacak baskının, gayri nizami harp kuvvetlerine dönük endirekt durdurucu tesiri bahis konusudur. Bu maksat için propaganda ile desteklenen yüksek derecelerde ÅŸiddet harekatı ele alınır. II. Dünya harbinde, Yugoslav direniÅŸ harekatına karşı Almanlar, hedef olarak daÄŸlık ve ormanlık arazide yakalanmaları pek zor gerilla birliklerini deÄŸil, bunların geride bıraktıkları ailelerini ve mallarını ele alarak en ağır darbeyi bu hedef üzerine indirmiÅŸlerdir. (Tümgeneral C.Akyol, Gayri Nizami Kuvvetlere Karşı Harekat)[8]

​

Ä°ÅŸte özel savaÅŸ bu mücadele ÅŸekline karşı geliÅŸtirilen savaşın ismi oldu. Gayri Nizami Harp, Kontr-Gerilla Savaşı, DüÅŸük YoÄŸunluklu SavaÅŸ gibi isimlerle de isimlendirildi.[9]

​

NATO ülkelerinde Örgütün Fark Edilmesi

3 Mayıs 1988: Ä°talya'da Jandarmalar, kuÅŸkulandıkları bir aracı durdurdular ve bagajı açtılar. Meydana gelen patlamada 3 jandarma öldü. BaÅŸlayan operasyonlarda, kırsal alana gömülmüÅŸ silah-patlayıcı deposu ortaya çıktı. Depo, Ä°talyan gizli servisinin denetimindeydi. SoruÅŸturma sırasında bir generel ve bir albayın soruÅŸturmayı saptırmaya çalıştığı fark edildi. Savcı, uzun uÄŸraÅŸlardan sonra Ä°stihbarat servisinin arÅŸivlerine girmeyi baÅŸardı. VarÅŸova paktından gelecek saldırılara karşı, Amerikan ve Ä°talyan gizli servisleri Gladio adlı bir örgüt kurmuÅŸlardı.[10]

​

Gladio'nun varlığı kabul edilmek zorunda kalındı ve tüm Avrupa'da bir skandal patlak verdi. Hemen her Avrupa ülkesinde benzer bir yapı kurulmuÅŸtu. Ä°tlaya'da Gladio(Roma Kılıcı), Yunanistan'da Shapskin (Koyun Postu), Almanya'da Sword, Hollanda'da Nato Command, Avusturya'da Schwert, Fransa'da Rüzgar Gülü, Ä°ngiltere'de Secret British Network, Belçika'da Barış ve Özgürlük,... Birçok ülkede uluslararası anlaÅŸmaların meclisler tarafından onaylanması gerekiyordu fakat bu anlaÅŸmalar meclisler tarafından onaylanmamıştı.[11]

​

Sovyetler BirliÄŸi’nin dağılması ise gizli ordular için dönüm noktası oldu. Batı ülkelerindeki gizli orduların tamamı açığa çıkartıldı. Meclislerde komisyonlar oluÅŸturuldu. Bazı ülkelerde sorumlular yargılandı. Bu örgütlerin hepsi dağıtıldı. Türkiye hariç... [12]

​

Dağıtılmak yerine yeniden yapılandırılan bu gizli ordu, 1994 yılından itibaren yeniden yapılandırılarak özel Kuvvetler adını aldı. Yeni görevlerinden biri PKK kâfi mücadeleydi. Bu vesileyle giderek güçlendirildi. Özel Kuvvetler ÅŸimdi kolordu düzeyinde, sivil unsurların sayısı ise 10 binlerle ifade ediliyor[13]

​

Türkiye’de Gladio Örgütlenmesi: Ergenekon

Ä°lk Kontrgerilla Ekibi

Amerika’nın amacı, olası Sovyetler BirliÄŸi iÅŸgaline karşı Türkiye’yi tampon bölge yapmaktı. Komünistler, Batı ülkelerine ulaÅŸmadan, Türkiye’de durdurulmalıydı. [14]

​

Türkiye’yi ekonomik anlamda güçlendirmeye baÅŸlayan Amerika’nın asıl hedefi aynı amaçla askeri güçlendirmekti. 5 Ekim 1947’de Genelkurmay BaÅŸkanı Orgeneral Salih Omurtak baÅŸkanlığındaki heyet Amerika’ya gitti. Bu bir ilkti. Bu ziyaretten sonra çok önemli bir uygulamaya baÅŸlandı: Türk subaylarının Amerika’ya gönderilip Komünistlere karşı gerilla eÄŸitimi alması...[15]

​

Türkiye’de Yunanistan’daki uygulamanın tersi bir yöntem izlendi. Amerika, Yunanistan’daki ciddi Komünizm tehlikesinden dolayı bu ülkeye danışman sıfatıyla askerlerini, istihbaratçılarını göndermiÅŸ, bu danışmanların verdiÄŸi eÄŸitim sonunda hareket kanlı bir ÅŸekilde bastırılmıştı. Türkiye’de ise ciddi bir Komünist hareket söz konusu deÄŸildi. Bu nedenle Amerika, öncelikli olarak Türkiye’ye eÄŸitimli danışmanlarını gönderip Türk subaylarını eÄŸitmek yerine, Türk subaylarını kendi kamplarına götürdü. [16]

​

Özel harp eÄŸitimi alacak ilk ekip 16 kiÅŸiden oluÅŸuyordu. 1948’de Amerika ya giden bu ekip içinde Turancılık davasında kamuoyunda adı duyulmuÅŸ ve Ä°kinci Dünya Savaşı sırasında Nazilerin Türkiye’deki baÄŸlantılı ismi olmuÅŸ Yüzbaşı Alparslan TürkeÅŸ de vardı. TeÄŸmen ile albay arası rütbedeki subayların yer aldığı listede Alparslan TürkeÅŸ’in yanı sıra önemli bir isim daha vardı: Turgut Sunalp.[17]

​

Özel Harp Dairesi'nin Temeli Kore'de Atılıyor

Türk Silahlı Kuvvetleri’nde ciddi deÄŸiÅŸikliklerin yaÅŸandığı ve Amerikan askerî sisteminin uygulanmaya baÅŸlandığı bu dönemde genel seçimlerin de zamanı gelmiÅŸti. 14 Mayıs 1950’de yapılan seçimleri Demokrat Parti kazandı. CHP artık muhalefetteydi.[18]

“Komünizme karşı önlem” adı altında solculara yönelik baskılar ÅŸiddetini artırarak devam etti.[19]

​

Üstelik bu kez bir de dernek kurulmuÅŸtu: Komünizmle Mücadele DerneÄŸi.  Bu dernek, ABD’nin diÄŸer ülkelerdeki Komünist hareketlere karşı kurulan kuruluÅŸları ve örgütleri koordine etmek amacıyla kurduÄŸu Komünizmle Mücadele Birlikleri’yle (World Anti-Communist League) baÄŸlantılıydı.[20]

​

Seferberlik Tetkik Kurulu

Üye olan her ülkenin yaptığı gibi NATO Ek Protokolü ne imza atan Türkiye de olası Sovyetler BirliÄŸi iÅŸgalinde ve ülke içinde Komünistlerle mücadelede görev alacak gizli bir ordunun veya örgütün kurulmasını kabul etmiÅŸ oluyordu.[21]

​

Türkiye’de bahsi geçen gizli ordunun kurulum çalışmalarına 4 Nisan 1952’de, NATO’ya katılımın hemen ardından, Kore Savaşı devam ederken baÅŸlandı.[22]

​

NATO ÅŸemsiyesi altında oluÅŸturulan Özel Harp Dairesi, 27 Eylül 1952’de, bugünkü Milli Güvenlik Kurulu iÅŸlevini gören Milli Savunma Yüksek Kurulunun kararıyla kuruldu.[23]

​

Genel Kurmay BaÅŸkanlığı’na baÄŸlı tüm daireler ihtiyaca göre Genelkurmay BaÅŸkanlığı'nın emriyle kuruluyordu. Oysa Özel Harp Dairesi, Milli Siyaset Kurulu’nun kararı doÄŸrultusunda Milli Savunma Bakanlığı’nın kararnamesiyle oluÅŸturuldu. Dolayısıyla bu dairenin kurulması kararının altında, sadece askerlerin deÄŸil; dönemin cumhurbaÅŸkanı, baÅŸbakanı, milli savunma bakanı, içiÅŸleri bakanı ve adalet bakanının imzası da bulunuyor.[24]

​

Zira Ä°talya, Fransa, Belçika, Norveç gibi ülkelerde çözülen gizli ordu ve örgütlerin yapılarına baktığımızda da özellikle cumhurbaÅŸkanı ve genelkurmay baÅŸkanlarına yeri geldiÄŸinde de güvenirlik derecesine göre baÅŸbakan, milli savunma bakanı ve içiÅŸleri bakanına özel görevler verildiÄŸi açık bir ÅŸekilde görülüyor. Buradan hareketle bu imzayı atan siyasilerin, bu örgütün kuruluÅŸ iÅŸlevinden haberdar olmadıklarını söylemek mümkün deÄŸil.[25]

​

Kamuoyunun kuruluÅŸlarından ve uzun süre varlıklarından bile haberdar olmadığı bu örgütler özellikle parlamentolardan gizlendi. Tıpkı Türkiye’de olduÄŸu gibi...[26]

​

Özel Harp Dairesi’nin Seferberlik Tetkik Kurulu olarak kâğıt üzerindeki kuruluÅŸ amacı sivil savunma olarak gözüküyor. Dairesinin faaliyet yürüttüÄŸü evin kapısında da “MSB Seferberlik Tetkik Kurulu” tabelası vardı.[27]

​

Daire, kâğıt üzerinde Milli Savunma Bakanlığı’na baÄŸlı gözüküyordu. Kâğıt üzerinde geçen sivil savunma amacı da Sovyetler BirliÄŸi’nin BoÄŸazlar üzerindeki emelleri düÅŸünülerek olası bir iÅŸgal durumunda halkı cephe gerisinde seferber edebilmek olarak açıklanıyordu.[28]

​

Beyaz Kuvvetler

Büyük gizlilik içinde çalışan Özel Harp Dairesi’nde Sovyetler BirliÄŸi iÅŸgaline karşı cephe gerisinde direnecek olan profesyonel askerlerin yanı sıra sivillere de görev verildi. Çünkü örgütün amaçlarından biri de Türkiye’nin sivil güçlerinin harekete geçirilmesiydi.[29]

​

Örgütün ikinci ve en tehlikeli unsurunu oluÅŸturan sivillerin kaydı Özel Harp Dairesi’nde kod isimlerle yapılıyor, kesinlikle gerçek isimler kullanılmıyordu. MüthiÅŸ bir gizlilik uygulanıyordu ve özel harpçi olan siviller kesinlikle birbirlerini tanımıyorlardı. Sadece aynı birimdeki isimler birbirlerini tanıyabilirlerdi, o da yalnızca kod adlarıyla... Bu siviller her türlü meslek grubundan seçiliyordu: doktor, avukat, öÄŸretmen, hemÅŸire, akademisyen, polis...[30]

Sivil unsurlar da yine Özel Harp Dairesi’nde görevli askerler tarafından kamplarda gayrinizami harp eÄŸitiminden geçirildi. Subaylar Amerika’da aldıkları eÄŸitim tekniklerini sivillere de aktardı.[31]

​

En önemlisi, Sovyetler BirliÄŸi iÅŸgaline karşı ülkenin belli yerlerinde gizli silah ve patlayıcı depoları oluÅŸturuldu. Bunlar çoÄŸunlukla tenha yerlerde yeraltına gömüldü. Bu silah zulalarının yerini o bölgeyle ilgili görevi bulunan, dairedeki önemli askerler ve bir de o bölgede bulunan ve kamplarda eÄŸitimden geçirilen sivil unsurlar biliyordu. Olası bir Sovyet iÅŸgali veya Komünist tehlikede, Özel Harp Dairesi’nde görevli siviller, bu silahları çıkartacaktı.[32]

​

Büyük bir gizlilikle yeraltına gömülen bu silahların numara kayıtları devlette kesinlikle bulunmuyor, kaybolmaları halinde hiçbir yasal iÅŸlem de yapılamıyordu.1970’li yıllarda ülke içinde gerçekleÅŸtirilen katliamlarda kullanılan silahlar, sivillerin kullanması için gömülenlerdendi. Yine bu katliam, cinayet ve suikastları gerçekleÅŸtirenler, dairenin sivil unsurunu oluÅŸturan “vatanseverler”di.[33]

​

Özel Harp Dairesi için gerçekleÅŸtirilecek operasyon ve eylemlerde askerler kadar önemli olan bu siviller, askerlerin "Bordo Bereliler” adını almasıyla birlikte “Beyaz Kuvvetler” diye anılmaya baÅŸlandı.[34]

​

Amerika’nın verdiÄŸi silahlar, paralar ve eÄŸitimlerle Özel Harp Dairesi gittikçe büyüdü. Hükümetten de her türlü desteÄŸi alan dairede 1955 yılının aÄŸustos ayı itibarıyla görevli subayların sayısı 100’ü buldu.[35]

​

Titiz araÅŸtırmalar sonunda askerlik görevlerini yedek subay olarak yapmış eÄŸitimli kiÅŸiler de daireye alınmaya baÅŸlandı. Yedek subaylar askerliklerini tamamladıktan sonra da dairenin yeraltı örgütünü oluÅŸturan sivil unsurlar olarak görevlerine devam ediyorlardı.[36]

​

Buraya Kadar Anlatılan Kısmın Özeti

Gladio ya da Türkiye ayağı olan Ergenekon gayri resmi bir örgüt deÄŸildir. Uluslararası anlaÅŸmalarla kurulan sadece bu anlaÅŸmaların herkes tarafından bilinmediÄŸi bir örgüttür.

​

Gladio, NATO üyesi olmanın bir gereÄŸiydi ve her ülkede zorunluydu. Dolayısıyla “bizde var mıydı, yok muydu” diye düÅŸünmenin bir anlamı yoktur.

​

Herkes tarafından bilinmemesinin sebebi, hem amacından hem de öngörülen çalışma yöntemlerinden kaynaklanmaktadır. Resmi talimnamelerle belirlenen çerçeve (ki Ä°ngilizceleri birebir Türkçeye çevrilerek Türk Ordusu’nda kullanılmıştır) kolay kolay hiçbir sivil yönetimin ve halkın kabul etmesi mümkün olmayan bir içeriÄŸe sahiptir. Halkın midesi kaldırmayacağı için “Siyaset ve Sosis halkın gözü önünde yapılmaz” diye ünlü bir söz var. Belki Gladio çalışmalarını da bu kapsama almak gerekiyor.  

​

Örgütün yarı resmi yapısı, kolaylıkla kontrolden çıkmasına ve kirlenmesine zemin hazırlar niteliktedir. Zaman içinde üyelerinin kirli iliÅŸkiler içine girmesi, zalimleÅŸmesi, kaçakçılık gibi kara para kaynaklarına yönelmesi, askeri makamlar da dahil kimseyi dinelemeyen başıbozukluÄŸun yaygınlaÅŸması sıkça görülecek durumlar olacaktır.

​

Gladio, gizli emelleri olan, mason teÅŸkilatları ile falan karşılaÅŸtırılacak bir örgüt deÄŸildir.

Güçlü bir yapılanmadır ama bu söz konusu yapılanmanın, cevabını bulamadığımız her sorunun cevabı olarak kabul edeceÄŸimiz ya da aklımıza gelen alakalı-alakasız her ÅŸeyi içine dolduracağımız bir çuval haline getirebileceÄŸimiz anlamına da gelmemelidir.

 

Ergenekon yapılanmasının kurulduktan sonraki faaliyetlerini ilerleyen bölümlerde izlemeye çalışacağız.

  

 

Dipnotlar

[1]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[2]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[3]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[4] Alıntı ama kaynak tespit edilemedi

[5] Alıntı ama kaynak tespit edilemedi

[6] Alıntı ama kaynak tespit edilemedi

[7] Alıntı ama kaynak tespit edilemedi

[8] Alıntı ama kaynak tespit edilemedi

[9] Alıntı ama kaynak tespit edilemedi

[10] Alıntı ama kaynak tespit edilemedi

[11] Alıntı ama kaynak tespit edilemedi

[12]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[13]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[14]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[15]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[16]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[17]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[18]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[19]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[20]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[21]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[22]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[23]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[24]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[25]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[26]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[27]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[28]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[29]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[30]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[31]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[32]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[33]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[34]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[35]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

[36]Özel Harp Tarihçesi. Ecevit Kılıç. TimaÅŸ: 2010

​

Kültür Sayfası

bottom of page