
Fethullah Gülen ve Amerika
Amerika Hakkındaki DüÅŸünceleri
‘Amerikalılar istemezlerse kimseye dünyanın deÄŸiÅŸik yerlerinde hiçbir iÅŸ yaptırmazlar. Åžimdi bazı gönüllü kuruluÅŸlar dünya ile entegrasyon adına gidip dünyanın deÄŸiÅŸik yerlerinde okullar açıyorlarsa Amerika ile çatıştığınız sürece bu projelerin gerçekleÅŸtirilmesi mümkün olmaz.’ (Nevval Sevindi, Fethullah Gülen ile New York Sohbeti, Sabah Kitapları, 4. basım, Ä°stanbul, Aralık 1997, s. 39) [1]
​
‘Amerika, ÅŸu andaki konum ve gücüyle bütün dünyaya kumanda edebilir. Bütün dünyada yapılacak iÅŸler buradan idare edilebilir. Amerika hâlâ bu dünya gemisinin dümeninde oturan bir milletin adıdır. Amerika, daha uzun zaman dünyanın kaderinde çok önemli rol oynayacaktır. Bu realite kabul edilmeli. Amerika göz ardı edilerek ÅŸurada burada bir iÅŸ yapılmaya kalkılmamak.’ (Nevval Sevindi, Fethullah Gülen ile New York Sohbeti, Sabah Kitapları, 4. basım, Ä°stanbul, Aralık 1997, s. 39.) [2]
​
Gülen, "tedbir" konusunda akıl almaz derecede hassas, temkinli, hesaplı hareket ettiÄŸi halde yılda üç-dört defa Hizmetin kilit isimleriyle Pensilvanya'da kamp yerinde neden periyordik toplantılar yapmaktadır. 30-40 kiÅŸi, hepsi de belli isimler, aynı tarihlerde ABD’ye uçmakta, belli süre kalmakta ve Türkiye’ye dönmektedir. ABD gibi bir devletin bunu fark etmemesi imkânsızdır. Yoksa Gülen ABD ile birlikte mi hareket ediyor? ABD’ye bunun için mi geldi? O kadar davet etmemize, bazen yalvarmamıza raÄŸmen Türkiye’ye onun için mi dönmüyor? [3]
​
ABD düÅŸmanlığı yol deÄŸil, istikbal için saÄŸlam blokaj lazım. (Video Bant Çözümleri-1; M. Fethullah Gülen) [4]
​
Kader noktasında buna Amerika demek daha çok istihkak sahibi ki, milletler muvazenesinde o hakim konumda bulunuyor. Bunu demek Amerikancılık yapmak deÄŸildir. (...) Körü körüne bir Amerikan düÅŸmanlığı yapmanın da hiçbir manası yok. (...) Dünyada ABD’nin bırakacağı boÅŸluÄŸu dolduracak, mutlak güzellik ve adalet-i mahza (tam ve kusursuz adalet) adına devir-teslime hazır bir durum var mı? (Felhullah Gülen’le Amerika'da Bir Ay; Ä°smail Ünal) [5]
​
Amerika Hakkındaki DüÅŸüncelerin Evrilmesi
Ahmet KeleÅŸ:
90’lı yılların başında Rusya dağılınca rahmetli Özal’ın da büyük teÅŸvikiyle Orta Asya’ya gidildi ve orada okullar açıldı. Hocaefendi dünyayı fethetmeye doÄŸru önündeki engellerin bir bir kalktığını, açılan okullar sayesinde Rusya’yı fethettiÄŸi gibi bir gün Amerika’yı da fethedeceÄŸini söylüyordu. Tabii kendisi Amerika’ya gidince konuÅŸmalardan bu sözleri çıkarılıp sansür edildi. Ä°lk Amerika’ya gittiÄŸi sıralarda cemaatin ilahiyatçı aÄŸabeyleri, hadislerde geçen Kisra’nın “Beyaz Evi” olarak zikredilen Ä°ran sarayının Müslümanlar tarafından kıyametten önce mutlaka fethedileceÄŸine dair haberleri Hocaefendi’nin “Beyaz Sarayı” fethetmesine bir iÅŸaret olarak yorumladılar. Cemaat artık Fetullah Hoca’yı, Amerika’dan tüm dünyayı fethetmeye giden Müslüman lider olarak algılıyordu. [7]
​
Mustafa Öztürk:
Anadolu coÄŸrafyasında filizlenmiÅŸ bir hareket olarak Gülen cemaati fikrî nesep ve kültürel kimlik itibariyle bu topraklara aittir; fakat hâl-i hazırdaki hareket fıkhı dikkate alındığında artık hibritleÅŸmiÅŸ/melezleÅŸmiÅŸ bir karaktere sahiptir. Uzun yıllar boyunca kâh öz vatanda diaspora algısı, kâh arada kalmışlık duygusu gibi travmalarla baÅŸ etmeye çalışan cemaat özellikle yurt dışına açıldıktan sonra yeni bir kimlik edinme ihtiyacı hissetmiÅŸ, haliyle bu süreçte gerçekleÅŸen kimlik ve karakter melezleÅŸmesini bilerek ve isteyerek tercih etmiÅŸtir. Söz konusu melezleÅŸme, farklı kültürlere ait semboller, söylemler ve imgelerin yeni bir kültür potasında birbiriyle kaynaÅŸtırılması yahut çeÅŸitli kültürlere ait farklı unsurların olgusal düzlemde harmanlanması diye tanımlanan senkretizm kavramıyla da ifade edilebilir. Cemaat küresel ölçekte mesafe aldıkça hem kendisine vücut veren milli, yerli deÄŸerlerle irtibatını zayıflatmış, hem de aşıyı kendinden yaparak geliÅŸme stratejisini rafa kaldırmış, buna mukabil yaban eller ve kültürlerle hemdem olma çabasına ivme kazandırmıştır.[8]
​
Hangi Amerika? - Gülen’in ABD’ye YerleÅŸmesinin Hikâyesi
Fethullah Gülen 21 Mart 1999 tarihinden beri ABD'de yaşıyor. GidiÅŸinin gerekçesi saÄŸlık sorunları olarak lanse edildi. Ancak Gülen tedavisinin ardından Türkiye'ye dönmedi. [9]
Amerika'da kalıcı oturma hakkını, YeÅŸil Kart'ı ve belki de en sonunda vatandaÅŸlığı alabilmek için çok uzun bir mücadele verdi. Birçok farklı vize türüne baÅŸvuruda bulundu. Bu süreçte, bir yandan destek, diÄŸer yandan da bir dizi sorun ve engelle karşılaÅŸtı. Zira CIA ve ABD DışiÅŸleri Gülen'in YeÅŸil Kart alması için önünü açarken, ABD'de iç güvenlikle ilgilenen FBI ve savcılar buna karşı çıkıyordu. [10]
​
24 Kasım 2006:
Gülen "olaÄŸanüstü yetenekli olan yabancı eÄŸitimci" (I-140) baÅŸvurusu yaptı. OlaÄŸanüstü yetenekli kiÅŸi, olaÄŸanüstü yeteneÄŸi alanında çalışacak ve bu becerilerini ABD'nin yararına kullanacaktı. [11]
​
19 Kasım 2007:
ABD Göçmenlik Bürosu tarafından Gülen'in 1-140 baÅŸvurusu, yani YeÅŸil Kart'a giden yol reddedildi. [12]
​
7 Mart 2008:
Gülen'in ABD Göçmenlik Bürosu'nun temyiz dairesine yaptığı itiraz da reddedildi. [13]
​
KuÅŸkusuz bu kısa kronolojide, en çarpıcı olay Fethullah Gülen'in ABD'de açtığı davaydı. Gülen onlarca akademisyen, din adamı ve Morton Abramovitz, George Fidas, Graham Fuller gibi önemli ABD'li isimler tarafından kendisi hakkında yazılmış referans mektuplarını mahkemeye sundu. Kim miydi Fethullah Gülen'e referans olanlar? [14]
-
George Fidas: CIA'in "Analiz Bölümü DirektörlüÄŸü'' görevini yürüttü. Washington Üniversitesi Uluslararası Ä°liÅŸkiler Bölümü'nde öÄŸretim görevlisi. [15]
-
Graham Fuller: Eski Ulusal Ä°stihbarat Konseyi BaÅŸkan Yardımcısı ve eski CIA Türkiye Masası ÅŸeflerinden. RAND Corporation'ın danışmanı. [16]
-
Morton Abramowitz: ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi. [17]
-
Alexander Karlutsos: ABD Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu yardımcısı. [18]
-
Emin BaÅŸer: 8. CumhurbaÅŸkanı Turgut Özal'ın danışmanı, Kayseri Erciyes Üniversitesi'nde öÄŸretim görevlisi. [19]
-
John Obert Voli: Georgetown Üniversitesi Ä°slam-Hıristiyan Anlayış Bölümü BaÅŸkanı ve Ä°slam Tarihi Profesörü. [20]
-
…
Bunun üzerine ABD savcıları "Davacı'nın (Gülen) sunduÄŸu deliller göstermektedir ki, kendisi siyaset ve din konularında çok etkili bir hareketi yönetmektedir. Ama bu, çok özel yetenekte insanlara verilen vizeyi almasını haklı kılacak bir alan deÄŸildir," dedi, mahkeme savcılık makamının kararını kabul etti. Gülen'in avukatları itirazda bulundu. [21]
​
18 Haziran 2008:
Çarpıcı bir ÅŸekilde, Gülen'in avukatları, "dini yaz kamplarından yurtlara, dershanelere, özel üniversitelere" uzanan süreci anlattı. Böylece, Gülen'in "eÄŸitimci" kimliÄŸi de "din adamı" kimliÄŸiyle birlikte öne sürüldü. [22]
​
YaÅŸanan tam bir güç savaşıydı. ABD'li savcılar karşı sav olarak özetle ÅŸunları söyledi: "Davacı eÄŸitim konusunda uluslararası alanda takdir kazandığını iddia etmektedir. Oysa kendisi, 'olaÄŸanüstü yetenekli' eÄŸitimciler arasında olmadığı gibi eÄŸitimci bile deÄŸildir. Kendisi delillerde de sunulduÄŸu gibi büyük ticari kaynakları bulunan etkili dini ve politik bir hareketin lideridir. Dinlerarası diyalog ve tolerans da bu statüde vize verilen alanlar deÄŸildir." [23]
​
Gülen'in "dini hoÅŸgörüyü eÄŸitim kurumlarının içine sokan metotlar geliÅŸtirdiÄŸi iddiasına" savcıların yanıtı oldukça netti: "Davacı, bu metotların ne olduÄŸunu gösteren bir delil sunmamıştır. Yazıları bir müfredat modeli ya da metodoloji içermemektedir. Kendisinin eÄŸitmenlik yaptığını belgeleyen bir delil dahi bulunmamaktadır." [24]
​
25 Haziran 2008:
Gülen'in avukatları mahkemeye sundukları son belgelerde artık Gülen'in "siyasi kimliÄŸini" reddetmedi. Avukatlar, müvekkillerinin "siyaset ve dini çalışmalar alanında olaÄŸanüstü yetenek" vizesine hak kazandığını, çalışmalarının ABD'nin terörle mücadelesine faydalı olduÄŸunu belirtti. [25]
​
Ve... ABD Ä°ç Güvenlik Bakanlığı ile FBI'ı savunan savcılar, Fethullah Gülen'in CIA baÄŸlantısına iliÅŸkin çok çarpıcı bir iddiada bulundu: "Gülen hareketinin, yürüttüÄŸü projelerin finansmanında kullanılan paraların büyüklüÄŸü nedeniyle Suudi Arabistan, Ä°ran ve Türk hükümetleriyle gizli anlaÅŸma içinde olduÄŸu iddiaları dile getirilmektedir. CIA'in de bu projelere finansal ortaklık ettiÄŸi ÅŸüpheleri bulunmaktadır." Savcılık, Gülen adına mektup verenlerin hep eski CIA'ci olmasına taÅŸ atıp, "Gülen'in sunduÄŸu onlarca destek mektubundan hiçbirinin bir eÄŸitimciden gelmediÄŸini" söyleyerek, bir tür imada bulundu. [26]
​
Dosyada yer alan ve Gülen'in kendisini savunmak için sunduÄŸu ödül listesinin gerçek sayılmasının ÅŸüpheli olduÄŸuna söyleyen ABD'li savcılar, "Davacı'nın UNESCO ödülünü aldığı törende Papa II. Jean Paul'le bir kez daha görüÅŸtüÄŸü iddiası doÄŸru deÄŸildir. Papa, ödül tarihinden altı ay önce ölmüÅŸtü," ifadeleriyle Gülen'in yalanını belgeliyordu. [27]
​
Ve savcılık elbette FBI çalışmasına dayanarak, Gülen Cemaati ile ilgili çarpıcı bir iddiada daha bulundu. Cemaat'in 25 milyar dolarlık bir büyüklüÄŸe ulaÅŸtığım söyleyen ABD'li savcılar, "Okullar, gazete, üniversite, sendikalar, televizyonlar. Bunların birbiriyle ne kadar baÄŸlantılı olduÄŸu tartışılıyor. Ä°ÅŸ yapma ÅŸeklinde hiçbir ÅŸeffaflık yok" tespitinde bulunuyordu. Savcılık, Gülen'in kendi açıklamaları da gösteriyor ki, kendisi felsefesini eÄŸitim yoluyla yayan bir din adamıdır ama eÄŸitimci deÄŸildir' tespitiyle, eÄŸitimci ile eÄŸitim aracılığıyla misyon taşıyanlar arasındaki farka dikkat çekiyordu. [28]
​
16 Temmuz 2008:
Pensilvanya DoÄŸu Bölgesi Federal Mahkemesi kararını açıkladı. "Dinlerarası gerilimin yaÅŸandığı ÅŸu dönemde, kendisinin diyalog çalışmaları ABD'ye faydalıdır," dedi. "OlaÄŸanüstü yetenekte siyaset ve din bilimcisi" tanımının bir içtihatla yeniden yorumladığı kararda ÅŸunlar yazıyordu: "Gülen, çalışmalarının pek çok akademisyene teoloji, siyaset bilimi ve Ä°slami araÅŸtırmalar konusunda yol gösterdiÄŸini belirtiyor. Hukuken belirtmemiz gerekir ki, pek çok Amerikan üniversitesi bu belirtilen dallarda diploma vermektedir. Vize makamlarının Gülen'i sadece eÄŸitimci olarak nitelemesi eksik ve yasaya aykırıdır. Siyaset ve din bilimcisi sıfatıyla oturma iznine hakkı vardır." [29]
​
10 Ekim 2008:
Davayı kazanan Fethullah Gülen YeÅŸil Kart'ına kavuÅŸtu. [30]
​
F. Gülen’in Amerika’ya YerleÅŸmesine AK Parti DesteÄŸi
Türkiye’de pek çok kesimde -özellikle kendisine eleÅŸtirel yaklaÅŸan çevrelerdeki- yaygın görüÅŸ, Gülen’in sırtını Amerikan yönetimine dayadığı tezidir. Bu önerme, Gülen’in ABD’de kalışının Amerikan hükümetinin teÅŸviki ve himayesi altında gerçekleÅŸtiÄŸi varsayımını da içerir. [31]
​
Oysa Gülen’in ABD’de oturma izni almasıyla sonuçlanan geliÅŸmeleri incelediÄŸimizde, tablonun bu kabullerden bir hayli farklı bir ÅŸekilde seyrettiÄŸini görüyoruz. ABD VatandaÅŸlık ve Göçmen Bürosu, dolayısıyla bu kurumun baÄŸlı bulunduÄŸu ABD Ä°ç Güvenlik Bakanlığı, Gülen’in ABD’de kalmasına kuvvetle karşı çıkmış. [32]
​
AKP hükümete geldiÄŸinde Türkiye’nin Washington Büyükelçisi (2001-2005) olarak görev yapan eski DışiÅŸleri Bakanlığı MüsteÅŸarı Faruk LoÄŸoÄŸlu’ndan kafamızdaki bu sorulara sürpriz bir yanıt aldık: 'Hükümet Gülen hakkında öyle kırmızı bülten filan çıkaramaz. Çıkarsa dahi, Amerikan yönetimi onu iade etmez. Çünkü elinde bazı belgeler var. O belgeleri, iadeyi isteyen Türk makamlarının önüne koyuverir!”’ [33]
​
LoÄŸoÄŸlu’ndan aktarmaya devam edelim:
‘Sanırım 2004 yılıydı Ben marnda Büyükleyim, Ankara'dan DışiÅŸleri Bakanlığından bir yaz, geldi. ABD DışiÅŸleri Bakanlığım yazılmıştı. Konsolosluk iÅŸleri Genel Müdürü imzalı. Ekinde de 6 ya da 7 sayfalık bir mektup vardı. Fethullah Gülen ile ilgili. Bu mektubu Amerikan DışiÅŸleri Bakanlığına resmi kanaldan iletmem isteniyordu.’ [34]
​
LoÄŸoÄŸlu bu yazıyı Amerikan tarafına iletmeyi reddetmiÅŸ: Bakanlıkta yazıyı gönderen birime, ‘ABD yönetiminden bize bu yönde bir talep gelmemiÅŸken, niçin bu yazının verilmesi gerektiÄŸini bana bildirin?’ diye sordum. Birkaç ay boyunca yanıt verilmedi.’ [35]
​
Ancak ErdoÄŸan hükümetinin, mektubun Amerikan DışiÅŸleri Bakanlığına iletilmesi konusundaki ısrarı sona ermemiÅŸ. Birkaç ay sonra BaÅŸbakan ErdoÄŸan ile birlikte Washington’a giden DışiÅŸleri Bakanı Abudullah Gül aynı talebi bu kez sözlü olarak yinelemiÅŸ. LoÄŸoÄŸlu o görüÅŸmenin ve daha sonra ABD yönetimi ile yapılan görüÅŸmenin ayrıntılarını ÅŸöyle anlattı: “Abdullah Gül gayet nazik bir ÅŸekilde, ‘Size bir ÅŸey göndermiÅŸtik. EÄŸer sakıncası yoksa onu Amerikan DışiÅŸleri’ne verebilir misiniz’ dedi. Ben de bunun üzerine özel bir randevu almadan, baÅŸka bir vesile ile Amerikan DışiÅŸleri Bakanlığı’na gittiÄŸimde, Amerikan DışiÅŸleri Bakanlığı MüsteÅŸar Yardımcısı Marc Grossman’a bu yazıyı ilettim. Ä°letirken de DışiÅŸleri Bakanımız bu yazıyı size vermemi istedi’ diyerek ilettim. Yani resmi kanaldan bir iletim olmadı. Gayri resmi biçimde ben verdim.” [36]
​
LoÄŸoÄŸlu’na referans mektubunun gerekçesini de sorduk: ‘“Gülen’in daimi ikamet için ‘Greencard’ baÅŸvurusu vardı. O baÅŸvuruyu güçlendirmek ve kartın alınmasını kolaylaÅŸtırmak için yazılmıştı. Sonra Amerikalılar neye göre karar verdi, o mektubun bir yararı oldu mu olmadı mı bilemiyorum.’” [37]
​
“Peki mektubun içeriÄŸinde ne vardı?” “Bir sayfalık bir üstyazı. DışiÅŸleri Bakanlığının yazısı... Altında da 6-7 sayfalık bir ek. Gülen’in avukatlarının kaleme aldığı bir yazı. Fethullah Gülen hakkında genel ve hukuki bilgi veriyor. Türkiye’de hakkındaki davalardan beraat ettiÄŸini belirtiyor.” [38]
​
Dikkat çekici deÄŸil mi, YeÅŸil Kart için 7 yıl uÄŸraşılıyor, nice engellere raÄŸmen hedefe ulaşıyor. [39]
Dipnotlar
[1] FETÖ Sıfırı Tüketiyor. Eren Ural. Elips: 2015
[2] FETÖ Sıfırı Tüketiyor. Eren Ural. Elips: 2015
[3] Kirli Hesaplar Çarşısı. Hüseyin Gülerce. Kahverengi:2016
[4] ÇeliÅŸkiler Ä°nsanı. Said Alpsoy. Umran:2015
[5] ÇeliÅŸkiler Ä°nsanı. Said Alpsoy. Umran:2015
[6] ÇeliÅŸkiler Ä°nsanı. Said Alpsoy. Umran:2015
[7] http://haber.star.com.tr/politika/ahmet-keles-cemaatin-amaci-devleti-ele-gecirmek/haber-856744
[8] Kaynak: http://www.haberci28.com/tr/yazigor.aspx?yazid=877
[9] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[10] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[11] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[12] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[13] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[14] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[15] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[16] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[17] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[18] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[19] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[20] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[21] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[22] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[23] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[24] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[25] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[26] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[27] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[28] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[29] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[30] Mahrem. Barış Pehlivan. Kırmızı Kedi:2015
[31] Kirli Hesaplar Çarşısı. Hüseyin Gülerce. Kahverengi:2016
[32] Kirli Hesaplar Çarşısı. Hüseyin Gülerce. Kahverengi:2016
[33] Kirli Hesaplar Çarşısı. Hüseyin Gülerce. Kahverengi:2016
[34] Kirli Hesaplar Çarşısı. Hüseyin Gülerce. Kahverengi:2016
[35] Kirli Hesaplar Çarşısı. Hüseyin Gülerce. Kahverengi:2016
[36] Kirli Hesaplar Çarşısı. Hüseyin Gülerce. Kahverengi:2016
[37] Kirli Hesaplar Çarşısı. Hüseyin Gülerce. Kahverengi:2016
[38] Kirli Hesaplar Çarşısı. Hüseyin Gülerce. Kahverengi:2016
[39] Kirli Hesaplar Çarşısı. Hüseyin Gülerce. Kahverengi:2016